Çocuğunuz okula hazır mı?

Çocuğunuz okula hazır mı?



Verimli bir eğitim-öğretim yılı geçirmek istiyorsanız şimdiden çocuğunuzu yoğun okul günlerine hazırlamalısınız. Öncelikle çocukların verimli olması için evde yapmanız gereken değişiklikleri yapın. Okul başarısı için çocuğun hem fiziksel hem de psikolojik olarak sağlıklı olması gerekiyor.

Çocuk Gelişim Uzmanı Şenay Yılmaz okulların açılmasına az bir süre kala ailelere tavsiyelerde bulundu:

Anaokulu seçerken Milli Eğitim Bakanlığı'ndan ruhsatı olup olmadığını mutlaka kontrol edin.

Anaokulu seçerken öncelikli olarak çocuğunuzun beğenmesini sağlayın. Düşündüğünüz anaokullarını beraber gezerek tepkisini ölçün.

Anaokulu pedagogundan düzenli olarak çocuğunuz hakkında bilgi alın.

Okullar başlamadan çocuğunuza genel bir check-up yaptırın. Bu onun okula daha sağlıklı başlamasını sağlayacaktır.

Çocuğunuza mutlaka göz muayenesi yaptırın. Olası bir göz problemi onun okuyup yazmasında sorunlara neden olabilir.

Kan sayımı yaptırın. Çabuk yoruluyor, halsiz kalıyor, nefes alıp verme sorunları yaşıyorsa kansızlık problemi olabilir. Bu onun arkadaşlarıyla özgürce oynamasına, derslerde dikkat dağınıklığına neden olabilir.

Okula hazır olup olmadığını takip edin. Anlattığınız hikayede 'Kim, ne, nerede, nasıl, niçin, ne zaman' sorularını cevaplayıp cevaplamadığını kontrol edin.

Çocuklarınızı zeka geliştirici oyunlara yönlendirin. Kızma birader, bil bakalım, emlak oyunları, jenga, 100-500 parçalı puzzler, maketler, monopolly, tabu, sayabileceğim birkaç tanesi...

Anaokuluna gitmek istemeyen çocuğunuza karşı net ve kararlı durun. Bu duruşunuzu sergilediğiniz halde bir ayı bulan ağlamalarda destek isteyin.

Okullar açılmadan uyku düzeninizi şimdiden planlamaya başlayın. so rumluluk verin

Okullar başlamadan önce okul arkadaşlarıyla görüşmesini sağlayın. Böylece okula adaptasyon süreci kısalır.

Okullar açılmadan önce defter- kitaplarını onun görebileceği yerlere çıkarın.

Özel ilköğretim okulu seçecek veliler çocuğunun öğrenme kapasitesi, yetenekleri ve beğenilerini göz önüne alarak değerlendirin.

İlkokula başlayacak çocuğunuz mutlaka tuvalet eğitimini tamamlamış olmalı.

Çocuğunuzun öz bakım becerilerini destekleyin. Tuvalet temizliği, elleri yıkama ve kurulama, kendi başına yemek gibi yetileri kazanmış olmalı.

Kendi kendine iş yapabilme becerisini geliştirin. Ondan istediğiniz bir işi 15-30 dk arası kendi başına yapmasını isteyin.

Sorumluluk becerisini geliştirin. Odasını toplama, tabağını mutfağa götürme ya da evdeki ufak bir saksı çiçeğinin bakımı... Bırakın bunu çocuğunuz yapsın.

Kurallara uyma, sıra bekleme, arkadaş ilişkisi kurabilme becerilerini kazanmış olması için bu yetileri öğretecek şekilde davranın.

Sağlıklı bir benlik algısı için kendine ait odası olmasını sağlayın. Masası, yatağı, dolabı... Bu onun okul dönemi sorumlulukları daha çabuk kazanmasını sağlayacaktır.

ÖDEVLERİ MASASINDA YAPSIN

Ödev yapma alışkanlığını kazanmasını sağlayın. Ödevlerini siz değil kendisinin yapması konusunda yönlendirin

Mutlaka çalışma masası kullanmasını sağlayın. Çalışma ortamının olabildiğince az uyaranlı ve sade olmasına dikkat edin.

Televizyon, internet, bilgisayar oyunlarının sürelerini sınırlandırın. Günde maksimum bir saati geçmeyecek şekilde imkan verin.

Çocuğunuzun hayatını derslere endekslemeyin. Her şey ders ve okul gibi göstermeyin. Boş zamanlarını faydalı etkinliklerle değerlendirmesi gerektiğini öğretin.

Aile içi etkinliklere mutlaka vakit ayırın. En azından haftada bir, iki defa televizyonu, telefonu kapatarak çocuğunuzla oyun oynayın.

Mutlaka bir spor dalına yönlendirin.

Okuma sevgisini kazandırmaya çalışın. İstediği kitapları alın. Okuduğu kitaplar hakkında tartışın.

Ezber eğitimden çok yaşayarak öğrenme esasına göre yönlendirin. Olabildiğince deney yapma imkanı verin.

Sosyal becerilerden karar verme, zorluklarla baş edebilme, planlama, dikkatli dinleme becerisi, bakış açısını değiştirebilme becerilerini geliştirmeye çalışın.

Konulardan ana fikir çıkarmayı öğretin. Konunun önemli yerlerini fosforlu kalemle işaretleme, cümlenin altını çizme gibi teknikleri öğretin.

Çalışma masasının düzenlenmesi tekrar yapılmalıdır. Masasının tam önüne mantar bir pano konmalı. Haftalık plan asılmalı. Renkli kağıtlara alınan notlar iliştirilmelidir. Pano ders sayısı kadar alana bölünerek bu derslerle ilgili notlar buralarda bulundurulmalıdır.

Ders çalışma stili belirlenmelidir. Hafif bir müzik eşliğinde sessiz bir ortamda çalışmak ya da bir şeyler atıştırırken çalışmak. Esas olan hangisinde daha başarılı ve istekli olduğudur...

Bol bol tekerlemeler tekrar ederek hem diksiyonunu hem de dikkatini geliştirmeye çalışın.

Her gün sudoku, çengel bulmaca ya da beyin jimnastiği yaptıracak soruları çözmeye çalışın.

Anne babalar çocuğuna çocuk gibi değil yetişkin gibi davranmalıdır. Sürekli müdahale etmek, koruyucu davranmak kişilik gelişimlerinin sağlıklı ilerlemesini engelleyecektir.

Okuldaki kulüp çalışmalarına aktif katılımını sağlayın.

KAYBETMEYİ DE BİLSİN

Çocuğunuza kaybetmeyi de öğretin. Esas olan kaybettiği şeye üzülmek değil buradan çıkarması gerekli dersi fark etmesini öğretmenizdir.

Okula başlayacak çocuğunuza drama, müzik, jimnastik, bale gibi sanatsal etkinliklere katılımını sağlayın. Bu etkinlikler onda başka ufuklar açacak becerilerini geliştirme fırsatı verecektir.

Eğer çocuğunuzun yaratıcılığı diğer çocuklardan daha farklı, daha entelektüel ve ilginç ise üstün yetenekli olduğu düşünülebilir.

Çocuklarınıza birden bire büyümüş gibi davranmayın. Çelişkili tutumlar göstermeyin. Ödevlerini yapmasını istediğinizde sen büyüdün artık derken konuşmalarınıza katılmak istediğinde sen küçüksün diyerek reddetmeyin.

Her şeyden öte kendine olan özgüvenini destekleyin. Yalnız başına yapabileceği konularda destek olun. Özerklik duygusunun gelişmesi, kendini bir birey gibi görmesini sağlayacaktır.

Okulu korkulacak değil sevilen bir yer olarak göstermeye çalışın.

Çocuk okuma yazmayı öğrenirken aşağıdaki belirtileri gösteriyorsa mutlaka bir uzmandan destek almakta fayda vardır. Eğer çocuğunuz, b-d-p-6-9 gibi sembolleri karıştırıyor ise, öğretmeniniz onu uzun süre dinleyemediğini sürekli bir şeylerle oynadığını söylüyorsa, olduğundan büyük ya da küçük yazılar yazıyorsa, yazıları okunamayacak kadar kötü ise, sınıfın hep gerisinde kalıyorsa, okurken heceleri birleştiremiyorsa, derste dalıp gidiyorsa, evde ödev yapmak sizin için kabusa dönmüşse, arkadaşlarından kopuk ya da sürekli uyum sorunları yaşıyor ise mutlaka bir uzmandan görüş almanızı öneririm.